Boğaziçi'nin Anadolu yakasında, Kuzguncuk ile Çengelköy arasındaki bu bölgenin, bir yerleşim alanı olarak kullanılması çok eski dönemlere kadar dayanmaktadır. Bölgenin o dönemlerde bir sayfiye yeri olarak mı, yoksa yoksa kutsal bir alan niteliği mi taşıdığı tam olarak bilinmemekle beraber, Osmanlı tarihi boyunca Sultanlar'ın önemli has bahçelerinden birini oluşturması, Bizans döneminde de bu amaç dogrultusunda kullanıldığını düşündürmektedir.
Bu yörenin Osmanlı dönemi öncesi kullanım biçimi üzerine yapılan tartışmaların yanı sıra, adı konusunda da görüş ayrılıkları vardır. Bölgeyi, XVII. Ve XVIII. yüzyıllarda gören ünlü gezginler Kömürcüyan ve Ermeni din adamı, yazar İnciciyan, yörenin `İstavroz` adını taşıdığını ve burada yer alan kubbeli bir kilisenin varlığından bahsederler. İnciciyan'a göre, Bizans İmparatoru II. Constantinus üzerinde haç bulunan bir kilise inşa ettirdiğinden dolayı bu yöreye `Stauros` (İstavroz) adı verilmiş.
Günümüzde, semt olarak, güneyde Deniz Astsubay Hazırlama Okulu’nu da içeren askeri tesislerden ve Beylerbeyi Sarayı’ndan, kuzeyde Çengelköy yönünde, Havuzbaşı’na kadar giden sahil şeridini ve bu şeridin doğusundaki yamaçlar üzerindeki yerleşmeyi içerir.
Beylerebeyi’de oturmuş olan ünlü insanların arasında Mehmet Akif Ersoy, Asaf Halet Çelebi, Haldun Taner, Zeki Müren, Hacı Ömer Sabancı, gibi isimler yer almaktadır.
Haldun Taner Bir yazısında Beylerbeyi’ni ; “Teşrifat Meraklısı, Beyzade Takımının Oturduğu Bir Kibar Semt” olarak tanımlamışdır.
BOSFORCE EMLAK GELİŞTİRME ve PAZARLAMA- www.satilikyali.com Beylerbeyi BOSFORCE EMLAK GELİŞTİRME ve PAZARLAMA- www.satilikyali.com,Boğaziçi'nin, Anadolu, yakasında, Kuzguncuk, ile, Çengelköy, arasındaki, bu, bölgenin, bir, yerleşim, alanı, olarak, kullanılması, çok, eski, dönemlere, kadar, dayanmaktadır,Bölgenin, o, dönemlerde, bir, sayfiye, yeri, olarak, mı, yoksa, yoksa, kutsal, bir, alan, niteliği, mi, taşıdığı, tam, olarak, bilinmemBOSFORCE EMLAK GELİŞTİRME ve PAZARLAMA- www.satilikyali.com Boğaziçi'nin Anadolu yakasında, Kuzguncuk ile Çengelköy arasındaki bu bölgenin, bir yerleşim alanı olarak kullanılması çok eski dönemlere kadar dayanmaktadır. Bölgenin o dönemlerde bir sayfiye yeri olarak mı, yoksa yoksa kutsal bir alan niteliği mi taşıdığı tam olarak bilinmem